Image
Utanç

Utanç

Bizi insan yapan ve bizi insanlıktan çıkaran ince çizgilerimizden biridir, utanmak.

Utançla yüzleşmek yerine bastırmak onu büyütmeye sebep olur ve artık içimizde tutamadığımız noktada şiddetle kendini gerçekleştirir. Tekrarladığımızda alışkanlık yapar, zamanla bastırdığımız bir başka ihtirası tetikleyip ortaya çıkarır. Sonunda kendimizi kınadığımız halde buluruz. Peki, nedir bunun sınırı? Ruh, bedenin sınırlarını bilir. Bu sınırı aştığında huzursuz hissettirir. Amaç kendini aforoz edip iyilikten ve güzellikten men etmek değil; deneyimlemek istediğin ancak yanlış olduğunu bildiğin şeyi en kötü haline ulaşmadan nasıl olduğunu göstermek, neden yapmaman gerektiğini sana hatırlatmak ve bu arzuyu iyileştirerek dönüştürmeni sağlamaktır.

Utanç, ruhun bize yapmak istediğimiz veya yaptığımız şeyin iyi olmadığını anlatma biçimidir. Bununla yüzleşmemiz ve sonlandırmamız gerekir. Çünkü yüzleşmezsek bunu isteyen karanlık yanımızı besler ve tekrarlamaya başlarız. Zamanla empati duygumuzu, vicdanımızı ve nihayetinde insanlığımızı yitiririz. Utan ve utancınla yüzleş, ancak böyle insan kalırız.